10.SINIF TARİH 1.ÜNİTE BEYLİKTEN DEVLETE

1-KONU: OSMANLI DEVLETI’NIN KURULUŞU (1300-1453)XIV. YÜZYIL BAŞLARINDA YAKIN DOĞU VE AVRUPA
  • -Yakın Doğu; Anadolu, İran, Irak, Suriye, Filistin, Afrika, Arabistan ve Mısır’ı içine alan bölgedir.
  • -Bu yüzyılda, Yakın Doğu tamamen Türk ve Müslüman devletlerin egemenliği altındaydı.
Balkanlar ve Avrupa
  • -14. yüzyılın başlarında Balkanlar’da Bizans’tan başka, Sırp, Bulgar, Arnavut krallıkları, Eflak ve Boğdan voyvodalıkları ile Bosna-Hersek prenslikleri yer alıyordu.
  • -Bizans, Balkan devletleriyle sürekli bir çekişme içindeydi. Bu devletler arasında siyasi bir birlik olmadığı gibi, dini bir birlik de yoktu. Aralarında mezhep kavgaları da vardı.
  • -14. yüzyıl başlarında Bizans, oldukça küçülmüş ve zayıflamış bir durumdaydı.
  • -Merkezde taht kavgaları yaşanırken Bizans, Anadolu’daki etkisini de kaybetmişti.
Altın Orda Devleti (1227-1502)
  • -Cengiz Han’ın torunu Batu Han tarafından kuruldu.
  • -Güçlü olduğu dönemde, Moskova ve Liev Knezliklerinin Karadeniz’e inmelerine engel oldu.
  • -14. yüzyılın sonlarında, Timur’un yaptığı saldırılarla yıkıldı. Moskova Knezliği, Rus Çarlığı haline geldi.
  • -Türkiye Selçuklu Devleti (1075-1308)
  • -Süleyman Şah’ın kurduğu bu devlet, 1243’te Kösedağ Savaşı ile İlhanlılara bağımlı hale gelerek, siyasi ve askeri gücünü kaybetti.
  • -Türkiye Selçuklu Devleti, 1308’de sona erdi.
  • -İlhanlı egemenliğini kabul etmeyen Türkmen beyleri Anadolu’nun batısında beylikler kurdular.
  • -Türkiye Selçuklularının yerini alabilmek için beylikler arasında mücadele başladı ve Anadolu Türk siyasi birliği bozuldu.
  • -Memluk Devleti (1250-1517)
  • -Aybek tarafından Mısır’da kurulmuştu.
  • Moğollar ve Haçlılarla savaşarak İslam dünyasında saygınlık kazandılar.
  • -Baharat Yolu’nun MemlOk topraklarından geçmesi, ekonomilerine yarar sağlıyordu.
İlhanlı Devleti (1256-1335)
  • Cengiz Han’ın torunu Hülâgü Han tarafından Iran’da kuruldu.
  • Irak, Kafkasya ve Anadolu’ya egemen oldular.
  • Kösedağ Savaşı’nda (1243)Türkiye Selçuklularını egemenlikleri altına aldılar.
  • 1335’te yıkıldılar.
KAYILARIN ANADOLU’YA GELİŞİ VE YERLEŞMESİ
Kayılar Anadolu’da
  • Osmanlı Devleti’ni kuran Kayı boyu, Oğuzların Bozok kolundandır.
  • Kayı; sağlam, güçlü ve kuvvetli anlamına gelmektedir.
  • Orta Asya’da yaşayan Kayı aşireti, Moğol tehlikesi yüzünden Anadolu’ya göç etmek zorunda kaldı.
  • Büyük bir Türk göçü başladı ve Batı Anadolu’da Moğol tehlikesinden uzak, Bizans sınırında bir Türk iskan’ sağlandı.
  • Kayılar, önce Ahlat yöresine yerleştiler.
  • Türkiye Selçuklu Sultanı I. Alaaddin Keykubat tarafından kendilerine yurtluk olarak verilen Ankara yakınlarındaki Karacadağ yöresine yerleştirildiler.
  • Burada bir süre kalan Kayılar, Ertuğrul Gazi yönetiminde Söğüt ve Domaniç yöresine uc beyliği olarak yerleştirildiler.
  • Söğüt’ü kışlak, Domaniç’i de yaylak olarak kullandılar.
Beylikten Devlete
  • 1243 Kösedağ Savaşı’ndan sonra Anadolu Türk Birliği bozuldu.
  • Bu durum; Anadolu’da siyâsi bir boşluk meydana getirdi.
  • Türkiye Selçuklularının yıkılmasından sonra, Anadolu’daki Türk beylikleri, Türkiye Selçuklularının bıraktığı boşluğu doldurmaya çalışmışlardır.
  • Osmanlı Beyliği, beylikler arasındaki mücadeleye karışmayarak, yönünü Bizans’a çevirmiş, Bizans’la mücadeleye girişmiştir.
  • Osmanlıların Bizans’la gaza (cihad) yapması, Ahilerin ve Anadolu’ya gaza yapmak için gelen Gaziyân-ı Ruım adı verilen Türkmenlerin desteğini almasına fayda sağlamıştır.
  • Bizans’ın içinde bulunduğu durum, Osmanlı Devleti’nin işini kolaylaştırmıştır.
  • Ertuğrul Gazi’nin 1281’de ölümünden sonra yerine oğlu Osman Bey geçti.
  • Bu sırada Anadolu, ilhanlı (Moğol) egemenliğine girmiş, Anadolu Selçuklu Devleti eski gücünü kaybetmişti.
  • Anadolu’da yaşanan iktidar boşluğundan yararlanan Osman Bey, 1299’da bağımsızlığını ilan etti.
  • Osman Bey, taht kavgaları ve dini çatışmalar yüzünden eski gücünü kaybetmiş Bizans üzerine akınlar düzenleyerek sınırlarını genişletmeye başladı.
  • Karacahisar’ı alarak burayı beyliğin merkezi yaptı.
  • Osman Bey, Ahi dervişlerinden Şeyh Edebâ1Vnin kızı Bâlâ Hatun ile evlenerek, Ahilerin desteğini sağladı.
  • Ahiler de Osmanlıların kuruluşunda önemli rol oynadılar.
İlk Osmanlı Fetihleri
  • Osman Bey’in giderek güçlenmesi Bizans tekfurlarını rahatsız etmeye başladı.
  • Tekfurlar, Osman Bey’i ortadan kaldırmak istiyorlardı.
  • Durumu öğrenen Osman Bey, 1298’de Yarhisar ve Bilecik’i fethetti.
  • Bilecik, beyliğin yeni merkezi oldu.
  • Bilecik’teki demir madeni sayesinde ordusunun silah ihtiyacını karşıladı.
  • Osmanlılar, bu fetihlerin gerçekleştiği dönemde Türkiye Selçuklularına bağlı bir beylikti.
  • Ancak; III. Alâeddin Keykubat’ın ilhanlılar tarafından tahttan indirilerek İran’a götürülmesi Anadolu’da iktidar boşluğu meydana getirdi.
  • Bu durumdan faydalanan Osman Bey, 1299’da bağımsızlığını ilan etti.
  • Osman Bey, Türk töresinde olan “fetheden fethettiği yerin sahibidir” anlayışına dayanarak elde edilen yerleri kardeşi, oğulları ve arkadaşlarına dirlik olarak verdi.
Koyunhisar Savaşı (1302)
  • Bursa tekfurunun öncülüğünde birleşen Rum tekfurları, Bizans’tan aldıkları yardımla harekete geçtiler.
  • Yapılan ilk Osmanlı-Bizans savaşını Osmanlılar kazandı.
  • Koyunhisar Savaşı’nın kazanılmasıyla Bursa’nın üç tarafı Osmanlı topraklarıyla çevrildi.
  • Izmit yolu Türklere açıldı.
Osmanlı Devleti’nin Kısa Zamanda Büyümesinin Sebepleri
  • Kurulduğu bölgenin uç bölgesi olması ve Moğol baskısından uzak bulunması.
  • Topraklarının tek elden yönetilmesi (Merkezi yönetim).
  • Fetih hareketleri için gerekli kuvveti kolayca bulabilmeleri.
  • Başarılı bir yerleşim siyaseti izlemeleri.
  • Yönetimin ilk dönemlerde tamamen Türklerin elinde olması.
  • Anadolu Türk beylikleri arasındaki mücadelelere başlangıçta katılmamaları.
  • Hıristiyan Bizans’a karşı gaza ve cihat duygusuyla hareket etmeleri.
  • Kuruluş devri hükümdarlarının üstün özelliklere sahip kişiler oluşu.
Bursa’nın Fethi (1326)
  • Osman Gazi ile başlayan Bursa kuşatması, tekfurun şehri teslimiyle son buldu (1326).
  • Kuşatma sırasında vefat eden Osman Bey’in yerine oğlu Orhan Bey geçti.
  • Daha sonra Bursa, başkent yapıldı.
  • Bursa’nın fethi ile Akça Koca, Kara Mürsel, Gazi Abdurrahman gibi akıncı beyleri, Kandıra, Gebze, Samandıra ve Aydos kalelerini ele geçirdiler.
Maltepe (Palekanon) Savaşı (1329)
  • Osmanlıların Kocaeli Yarımadası’ndaki fetihleri ve iznik’i kuşatmaları üzerine Bizans imparatoru III. Andronikoskarşı saldırıya geçti.
  • Osmanlılar, Bizans ordusunu büyük bir yenilgiye uğrattı.
  • imparator, Istanbul’a kaçmak zorunda kaldı.
İznik (1331) ve İzmit’in (1337) Fethi
  • Maltepe Zaferi’nden sonra Iznik teslim oldu (1331).
  • Şehri teslim alan Orhan Bey, isteyenlerin şehirden ayrılabileceğini, isteyenlerin ise cizye (baş vergisi) ödeyerekşehirde kalabileceğini ve kendi din ve gelenekleriyle özgürce yaşayabileceğini bildirdi.
  • Iznik, Bizans’a karşı yapılacak fetihlerde üs olarak kullanılmak amacıyla merkez yapıldı.
  • Daha sonra Izmit fethedildi (1337).
Karesioğulları Beyliği’nin Osmanlı Topraklarına Katılması (1345)
  • Karesi Bey’in ölümüyle, oğulları arasındaki taht kavgasından yararlanan Orhan Bey bu beyliği Osmanlı sınırlarına kattı.
  • Böylece Osmanlı Devleti’ne katılan ilk beylik, Karesioğulları oldu.
  • Anadolu Türk siyasi birliğinin sağlanmasında ilk adım atılmış oldu.
  • Osmanlılar, Karesioğullarının denizcilik alanındaki deneyimlerinden yaralandılar ve Rumeli’ye geçtiler.
BALKANLARDAKİ FETİHLER
  • Osmanlı Devleti, kuruluşunun ilk yılarından itibaren Anadolu Türk beylikleriyle çatışmaya girmemeye özen gösterdi.
  • Batıya dönerek, Balkanlarda fetihler gerçekleştirdi.
  • Karesioğulları donanmasının Osmanlılara katılmasıyla Rumeli’ye geçiş ve fetihler kolaylaştı.
Çimpe Kalesi’nin Alınması (1353)
  • 1341’de Bizans’taki karışıklıklar sırasında tahta geçmek isteyen Kantakuzen, Orhan Bey’den yardım istedi.
  • Orhan Bey, bu durumun Osmanlıların Rumeli’ye geçişlerini kolaylaştıracağını düşünerek Kantakuzen’e yardım gönderdi.
  • İmparator Kantakuzen, Balkanlarda çıkan ayaklanmalarda Sırp ve Bulgarlara karşı Osmanlılardan tekrar yardım istedi.
  • Orhan Bey, oğlu Süleyman Paşa’yı yardıma gönderdi.
  • İmparator, bu yardımın karşılığı olarak Çimpe Kalesi’ni Osmanlılara verdi (1353).
  • Çimpe Kalesi, Osmanlılar için Balkan fetihlerinde üs olarak kullanıldı.
  • 20.000 kişilik bir kuvvetle Rumeli’ye geçen Süleyman Paşa, Gelibolu, Tekirdağ, Bolayır, Malkara, Çorlu ve Lüleburgaz’ı fethetti.
  • Osmanlılar, bu fetihlerle Bizans’ın Balkanlarla olan bağlantısını kesmeye çalışmıştır.
Edirne’nin Fethi (1362)
  • Osmanlı Devleti’nin Balkanlarda ilerleyebilmesi için öncelikle Edirne’nin alınması gerekiyordu.
  • Orhan Bey, Edirne’nin fethi için hazırlıklar yaparken vefat etti (1362).
  • Orhan Bey’in ölümüyle yerine oğlu Şehzade Murat geçti.
  • Orhan Bey’den sonra padişah olan I. Murat, ilk iş olarak Bizans’a Balkanlardan gelebilecek yardımları engellemek için önemli yolları ele geçirdi.
  • Daha sonra Osmanlılarla Haçlı ordularının yaptığı ilk savaş olan Sazlıdere Savaşı ile Edirne fethedildi (1363).
  • Edirne, başkent yapıldı.
  • Edirne, Filibe ve Gümülcine’nin alınmasıyla Bizans’ın Sırp ve Bulgar devletleiyle karadan bağlantısı kesildi.
  • Ayrıca; Balkanların kapısı Osmanlılara açılmış oldu.
  • Bu durum, Osmanlılara karşı Haçlı ittifaklarının kurulmasına sebep oldu.
  • Rumeli’de daha önce fethedilen yerlerin Bizans tarafından geri alınması üzerine, I. Murat, Lala Şahin Paşa ile sefere çıkarak; Lüleburgaz, Dimetoka, Kırklareli ve Çorlu’yu fethetti.
  • Osmanlı Devleti, fethedilen toprakların sadece askeri önlemlerle elde tutulamayacağını düşünerek, imar ve iskan faaliyetlerini başlattı.
  • Fethedilen yerlere Türk-İslam kimliği kazandırmak için buralarda Türk nüfusu artırmaya önem verildi.
  • Anadolu’dan göç ettirilen Türkler Balkanlara yerleştirildi.
Sırpsındığı Savaşı (1364)
  • Edirne ve Filibe’nin Osmanlıların eline geçmesiyle, Papa V. Urban’ın teşvikiyle Avrupa’da bir Haçlı ordusu oluşturuldu.
  • Macar Kralı Layoş komutasındaki Haçlı ordusunu, Hacı İlbey liderliğindeki bir akıncı birliği ani bir baskın sonucu yok etmiştir.
  • Bu zaferle, Balkan Devletleri üzerindeki Macarların etkisi kırılmış, Türklerin Balkanlardaki ilerlemeleri hız kazanmıştır.
  • Çirmen Savaşı (1371)
  • Sırpsındığı yenilgisini telafi etmek isteyen Sırplar, Osmanlı kuvvetlerine karşı harekete geçti.
  • Çirmen’de yapılan savaşı, Osmanlı ordusu kazandı.
  • Rumeli’nin büyük kısmı Türklerin eline geçti.
  • Makedonya’nın fethi kolaylaştı.
  • Sırp ve Bulgar krallıkları Osmanlı üstünlüğünü tanıdı.
Ploşnik Bozgunu (1387)
  • Balkanlarda yeni fetihler yapan Lala Şahin Paşa komutasındaki Osmanlı akıncılar’, Sırp ve Bosna ordusu tarafından pusuya düşürüldü, büyük kayıplar verildi.
  • Bu olaydan sonra Balkanlarda Haçlı ittifakı güçlendi.
  • Çandarlı Halil Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Şumnu, Tırnova ve Silistre’yi aldı.
Kosova Savaşı (1389)
  • Osmanlıların Balkanlarda ilerleyişini durdurmak için Sırp Kralı Lazar’ın öncülüğünde Haçlı ittifakının kuruldu.
  • Savaş, Osmanlı ordusunun zaferiyle sonuçlandı.
  • Murat, savaş alanını gezerken bir Sırp askeri tarafından şehit edildi.
  • Bu zaferle, Balkanların Türk yurdu olduğu kanıtlandı.
  • Sırplar, Osmanlı egemenliğine girdiler.
  • Murat’ın şehit olmasıyla yerine oğlu Bayezit geçti.
  • Savaşlardaki ustalığından ötürü ona “Yıldırım” dendi.
  • Yıldırım Bayezit, Eflak’ı Osmanlı Devleti’ne bağladı.
  • Osmanlı akıncılar’, Macak Kralı Sigismund’u mağlup ederek; Arnavutluk ve Karadağ’ın Osmanlı üstünlüğünü kabul etmesini sağladılar.
İstanbul’un Kuşatılması
  • Bizans’ın Osmanlı Devleti’ne karşı Avrupalı devletleri kışkırtması ve Karamanoğulları Beyliği ile ittifak halinde olması üzerine Yıldırım Bayezit, Istanbul’u kuşattı.
  • Niğbolu Savaşı sebebiyle kuşatmaya kaldırıldıysa da, savaş sonrası tekrar İstanbul tekrar kuşatıldı.
  • Bizans’a Karadeniz’den gelebilecek yardımları engellemek amacıyla Anadolu Hisar’ yaptırıldı.
  • Ancak, Osmanlı toplarının Bizans surlarını yıkması mümkün değildi.
  • Ayrıca, Anadolu’da ve Rumeli’de karışıklıklar çıkmıştı.
  • Bu sebepler üzerine kuşatma kaldırıldı.
  • Yıldırım Bayezit, İstanbul’u 1400 yılında ikinci kez kuşattı.
  • Bu kuşatma, doğuda Timur tehlikesinin görülmesi üzerine kaldırıldı.
  • Buna rağmen, Bizans’la şartları iyi olan bir antlaşma imzalandı.
  • Bu antlaşmaya göre;
  • Istanbul’da bir Türk mahallesi kurulacak ve bir cami yaptırılacak.
  • Istanbul’da Türklerin davalarına bakmak için bir kadı görevlendirilecek.
  • Bizans, her yıl Osmanlı Devleti’ne vergi verecek.
Niğbolu Savaşı (1396)
  • Yıldırım Bayezit’in 1393’te Bulgar Krallığı’nı ele geçirmesi ve İstanbul’u kuşatması üzerine Avrupa’da yeni bir Haçlı ittifakı oluşturuldu.
  • Macar, Fransız, Alman, İngiliz, Polonya ve Venedik ordularından oluşan Haçlıların, Niğbolu Kalesi’ni kuşatması üzerine, Yıldırım Bayezid, İstanbul kuşatmasını kaldırarak, Niğbolu önlerine geldi ve Haçlı ordusunu yendi.
Niğbolu Zaferi sonucunda;
  • İslam halifesi, Yıldırım Bayezit’a Sultân-ı İklim-i RCim unvanını verdi. Böylece, Osmanlıların İslam dünyasındaki etkinliği ve saygınlığı arttı.
  • Osmanlı Devleti’nin Avrupa üzerindeki baskısı arttı.
  • Macarlar, etkisiz hale getirildi.
  • Eflak ve Boğdan prensleri, Osmanlı üstünlüğünü tanıdı.
  • Balkanların güvenliğini sağlayan Yıldırım Bayezit, Anadolu Türk birliğini sağlamak için Anadolu’ya yöneldi.
Osmanlıların Balkanlardaki İskân Siyaseti
  • Osmanlı Devleti’nin Rumeli’ye geçmesiyle birlikte fethedilen bölgelere Anadolu’dan Türk göçmenler yerleştirildi.
  • Amaç; göçmenleri yerleşik hayata zorlamak ve fethedilen yerlerin Türkleşmesini sağlamaktı.
  • Göçmenler, iskân yerlerine yakın bölgelerden seçilirdi.
  • iklim şartlarının aynı olmasına dikkat edilirdi.
  • Göçmen aileler seçilirken özellikle anlaşmazlık içinde olan ailelerden birisi seçilirdi. Bundaki amaç kan davalarını engellemekti.
  • Göç eden ailelere toprak verilir ve bir süre vergi alınmazdı.
  • Göç edenler yeni yerleşim yerlerini terk edemezlerdi.
  • Fethedilen yerlerdeki yerli halktan ayaklanma çıkarma ihtimali olanlar başka yerlere göç ettirilirdi.
  • Bir yerden göçmen alınırken o yerin üretim ve düzeninin bozulmamasına dikkat edilirdi.
  • Bu sistemin amacı; fethedilen yerlerde Türk nüfusunu arttırmak ve Türk kültürünü yaymaktı.
ANADOLU’DA SİYASİ BİRLIĞI SAĞLAMA FAALİYETLERİ
  • Anadolu’da Türk birliğinin sağlama çabaları Orhan Bey zamanında başlatılmıştır.
  • Bu amaçla; ilk olarak Karesioğulları Beyliği Osmanlı topraklarına katıldı.
  • Murat döneminde, Anadolu Türk birliğini sağlamada barışçı bir politika izlendi.
  • Germiyanoğlu Süleyman Şah,I. Murat’ın oğlu Bayezide kızını evlendirdi.
  • Kütahya, Tavşan”, Emet ve Simav’ı çeyiz olarak Osmanlılara verdi.
  • Hamitoğulları’ndan Akşehir, Isparta, Yalvaç, Beyşehir ve Seydişehir para karşılığı satın alındı.
  • Anadolu Türk birliğini sağlamak için yapılan faaliyetler, Yıldırım Bayezit döneminde hızlandı.
  • Savaşlar yoluyla, Saruhanoğulları, Aydınoğulları,    Menteşeoğulları, Germiyanoğlulları, Karamanoğulları,
  • Hamitoğulları, Eretna Beyliği ve Candaroğulları’nın Kastamonu kolu Osmanlılara katıldı. Böylece Anadolu Türk birliğibüyük ölçüde sağlanmış oldu.
  • Yıldırım Bayezit, 1399’da Memluklere bağlı olan Dulkadiroğulları Beyliği’nden Malatya, Besni, Darende ve Elbistan’ı aldı.
  • Sınırlar, Orta Fırat’a kadar genişledi. Bunun üzerine, Osmanlıların Memluklerle arası açıldı.
  • Anadolu’daTimur tehlikesinin başladığı sırada yaşanan bu gerginlik, Osmanlıların aleyhine oldu.
  • Ankara Savaşı’nda Memlukler, Osmanlı Devletine destek vermedi.
Karakoyunlu Devleti (1365-1469)
  • 1365 yılında Türkmenler tarafından kurulmuştur.
  • Başkenti Erciş’tir.
  • Kara Yusuf zamanında en güçlü dönemlerin’ yaşamışladır.
  • Anadolu’nun Türk-İslam kimliği kazanmasında etkili olmuşlardır.
  • Osmanlılarla, iyi ilişkilerde bulunmuşlar, Timur’a karşı Osmanlıları desteklemişlerdir.
  • 1469’da Akkoyunlu Devleti’nce ortadan kaldırılmışlardır.
Akkoyunlu Devleti (1350-1502)
  • 14. yüzyılda kurulmuş bir Türkmen devletidir.
  • Oğuzların Üçok kolunun Bayındır boyundandırlar.
  • Devletin kurucusu Kara Yülük Osman Bey’dir.
  • Anadolu’ya Türk-İslam kimliğini kazandırmak için mimari eserler inşa etmişlerdir.
  • Doğu Anadolu’ya egemen olmak için Osmanlılarla mücadele etmişlerdir.
  • Osmanlılara karşı, Timur’u desteklemişlerdir.

ANKARA SAVAŞİ VE FETRET DEVRİ (1402-1453)
Ankara Savaşı (1402)
  • 15. yüzyıl başlarında Osmanlılar; Memluk ve Timur Devleti ile komşu olmuşlardı.
  • Doğu’da güçlü bir devlet kurmuş olan Timur, İran, Irak ve Kuzey Hindistan’ı topraklarına katıp, Osmanlı topraklarına yönelmişti.
Savaşın Sebepleri
  • Yıldırım tarafından toprakları alınan Anadolu Beylerinin Timur’a sığınarak, onu kışkırtmaları.
  • Timur’un topraklarını ele geçirdiğiIrak hükümdarı Celayiroğlu Ahmet ve Karakoyunlu hükümdarı Kara Yülük Osman’ın Yıldırım’a sığınmaları.
  • Timur’un Çin’e yapacağı sefer öncesinde arkasında güçlü bir devlet bırakmak istemeyişi.
  • Timur’un Osmanlı’dan kabul edilemez istekleri.
Timur’un Yıldırım’dan istekleri
  • Timur, Yıldırım Bayezıt’tan Anadolu beylerinin topraklarını iade etmesini,
  • Celayiroğlu Ahmet ve Kara Yülük Osman’ın kendisine teslim edilmesini,
  • Osmanlı Devleti’nin kendisine bağlılığını bildirmesini istemişti.
  • Timur, Osmanlılardan kendi adına para bastırma, hutbe okutma, gönderilen külah ve kemeri kabul etme ve bir şehzadenin kendi yanına gönderilmesi gibi üstünlüğünü kabul ettirici isteklerde bulunmuştu.
Yıldırım Bayezit’in Cevabı
  • Istekleri kabul edilmeyen Timur, Anadolu’ya geldi ve Sivas’ı yağmaladı. Artık savaş kaçınılmazdı.
  • İki ordu arasında savaş, Ankara’da Çubuk Ovası’nda yapıldı.
Yenilginin Sebepleri
  • Karatatarların ve Anadolu beylikleri askerlerinin saf değiştirmesi,
  • Timur’un ordusunun sayıca fazla olması,
  • Timur’un ordusunda zırhlı asker ve fillerin bulunması Osmanlı ordusunun savaşı kaybetmesine ve Yıldırım Bayezıt’ın esir düşmesine neden oldu.
Savaşın Sonuçları
  • Anadolu’da sosyal ve ekonomik düzen bozuldu.
  • Osmanlı Devleti, 11 yıl sürecek (1402-1413) Fetret Devri’ne girdi.
  • Anadolu Türk birliği yeniden bozuldu, beylikler yeniden kuruldu.
  • Balkanlar’da Osmanlı ilerleyişi bir süre durdu.
  • Osmanlı Devleti, yıkılma tehlikesi geçirdi.
  • Bizans’ın alınması 50 yıl gecikti
  • Yıldırım Bayezit, Timur’a esir düştü.
  • Sekiz ay Anadolu’da kalan Timur, her gittiği yere Yıldırım’ı da götürdü.
  • Yıldırım, 1403’te hastalanarak öldü.
  • Timur’un asıl amacı, kendisine rakip olabilecek büyük bir Osmanlı Devleti’nin oluşmasını engellemekti.
  • Bu nedenle, savaşı kazandıktan sonra Anadolu beylerinin topraklarını geri vererek, Anadolu Türk birliğini parçaladı.
  • Osmanlı topraklarını, Yıldırım’ın oğulları Süleyman Çelebi, İsa Çelebi, Mehmet Çelebi ve Musa Çelebi arasında paylaştırdıktan sonra Anadolu’dan ayrıldı.
  • Timur, ülkesine döndükten sonra çıktığı Çin seferinde hastalandı ve Otrar kentinde öldü (1405).
Fetret Devri (1402-1413)
  • Yıldırım Bayezit’in Ankara Savaşı’nda esir düşmesi ve bir süre sonra ölmesi üzerine Anadolu’da taht kavgaları başladı.
  • Osmanlı tarihinde, 1402’den 1413’e kadar süren ve taht kavgaları ile geçen döneme Fetret Devri denir.
  • Yıldırım Bayezit’in oğulları arasındaki bu mücadeleyi Mehmet Çelebi kazandı ve Anadolu’da Türk birliğini yeniden sağladı (1413).
  • Fetret Devri’nde Balkanlarda Fazla Toprak Kaybedilmemesinin Sebepleri
  • Osmanlının adil ve hoşgörülü yönetimi
  • Avrupa’daki “Yüzyıl Savaşları”
  • İskân siyâsetinin faydası.
ANADOLU’DA SİYASİ BİRLİĞİN YENİDEN SAĞLANMASİ
  • Çelebi Mehmet, ikinci kez Anadolu Türk birliğini kurma çalışmalarını başlattı ve Saruhanoğulları’nı ortadan kaldırdı.
  • Aydınoğulları’ndan izmirli aldı.
  • Karamanoğullarıyla mücadele etti; Akşehir, Beyşehir ve Seydişehir’i alarak onları barışa zorladı.
  • Menteşeoğulları ve Tekeoğulları da Osmanlılara bağlılık bildirdiler.
  • Osmanlılar, doğuda Akkoyunlu ve Karakoyunlu devletleriyle komşu oldular.
Şeyh Bedrettin isyanı
  • Çelebi Mehmet döneminde meydana gelen bir isyandır.
  • Şehzade Musa’nın kazaskerliğini yapan daha sonra İznik’te göz hapsinde tutulan medrese âlimi Şeyh Bedrettin, Rumeli’ye geçmiş; ortak mülkiyet ve eşitliği savunma iddiasıyla isyan etmiştir.
  • isyan bastırılmış, Şeyh Bedrettin öldürülmüştür (1420).
  • Dini olmaktan öte, daha çok sosyal içerikli bir ayaklanmadır.
Şehzade Mustafa isyanı
  • Timur’un beraberinde Semerkant’a götürdüğü Şehzade Mustafa, Timur’un ölümünden sonra Anadolu’ya dönerek Bizans’ın desteğiyle isyan etmişse de mağlup olarak Bizans’a sığınmıştır.
  • Mehmet Çelebi’nin ölümünden sonra tekrar isyan eden Mustafa Çelebi’nin isyanını II. Murat bastırmıştır.
BALKANLARDA OSMANLI HAKIMIYETININ GÜÇLENMESI
  • Mehmet Çelebi, Anadolu’da Türk birliğini büyük ölçüde sağladıktan sonra, Balkanlarda Osmanlı otoritesini güçlendirmek için harekete geçti.
  • Erdel, Macaristan ve Mora’ya akınlar yapıldı.
  • Eflâk ve Bosna’da Osmanlı egemenliği kuruldu.
  • Osmanlı’daki taht kavgalarından faydalanan Venedik, Dalmaçya kıyılarına yayılmıştı.
  • Venediklilerle ilk deniz savaşı yapıldı (1416).
  • Bu tarihten itibaren denizlerde Osmanlı-Venedik rekabeti arttı.
  • Bu mücadele, 1430 yılına kadar sürdü.
  • Sonuçta, Selanik, Yanya ve Serez Osmanlı topraklarına katıldı.
  • Arnavutluk’ta Osmanlı yönetimi oluşturuldu.
  • Venedikle barış yapıldı.
  • Osmanlı Devleti’nin Balkanlardaki ilerlemesinden rahatsız olan Bosna Krallığı, Sırp Krallığı, Macar Krallığı ve Eflak Prensliği Osmanlı’ya karşı birlik oluşturdular.
  • Bu arada Macar Kralı’nın ölmesini fırsat bilen II. Murat, bazı kaleleri ele geçirdi.
  • Bu kalelerden biri de Sırplara ait Semendire Kalesi’ydi.
  • Daha sonra Anadolu’ya dönen II. Murat, Balkan devletleriyle ittifak kuran Karamanoğulları isyanını bastırdı.
  • Edirne-Segedin Antlaşması (1444)
  • Karamanoğulları isyanını bastıran II. Murat, tekrar Balkanlar üzerine sefere çıktı.
  • Belgrat hariç tüm Sırbistan’ı ele geçirdi.
  • Osmanlı akıncılarının Erdel voyvodası Hunyadi Yanoş’a yenilmesi Avrupalılar’ cesaretlendirdi.
  • Osmanlılar karşı yeni Haçlı ittifakı kuruldu.
  • Murat, Haçlılarla yapılan savaşı kaybedilmesi ve aynı anda Karamanoğulları sorunuyla uğraşılmasından dolayı barış istedi.
  • 1444’te Edirne Segedin Antlaşması imzalanmıştır.
  • Buna göre;
  • İki taraf arasında 10 yıl savaş yapılmayacak.
  • Tuna nehri sınır kabul edilecek.
  • Sırbistan yeniden kurulacak, fakat Osmanlı’ya vergi verecek
  • Eflak Macaristan’a bırakılacak, fakat Osmanlı’ya vergi verecektir.
  • Balkanlarda Osmanlı aleyhine imzalanan ilk antlaşmadır.
  • Balkanlarda güvenliği sağlayan ve Karamanoğulları ile arasındaki sorunu barış yoluyla halleden II. Murat, tahttan kendi isteğiyle çekilerek 12 yaşındaki oğlu II. Mehmet’i tahta geçirmiştir.
Varna Savaşı (1444)
  • Osmanlı tahtında küçük bir çocuğun bulunmasını fırsat bilen Haçlılar, Edirne-Segedin Antlaşması’nı bozarak harekete geçtiler.
  • Yaklaşan tehlike üzerine II. Murat tekrar tahta geçti.
  • 1444’te Osmanlı ordusu, Haçlı ordusunu büyük bir yenilgiye uğrattı.
  • Varna Zaferi’yle, Osmanlı Devleti’nin Balkanlarda daha önce aldığı yenilgilerin etkisi ortadan kalktı ve Balkanlarda Osmanlı etkisi daha da arttı.
Kosova Savaşı (1448)
  • II. Murat Varna Zaferi sonrası, Rumeli’deki ilerleyişini sürdürürken Arnavutluk’ta İskender Bey isyan etti.
  • Osmanlıların bu isyan ile uğraşmalarını fırsat bilen Avrupalılar, Varna yenilgisinin intikamını almak ve Osmanlıların Balkanlardaki ilerleyişini engellemek için yeni bir Haçlı ittifakı oluşturdular.
  • Hunyadi Yanoş komutasındaki Haçlı ordusu, Kosova’da yapılan savaşta Osmanlılara mağlup oldu.
  • Osmanlılar bu zaferle; Balkanlardki hâkimiyetini pekiştirdi.
  • Balkanlarda Osmanlı hâkimiyetini engelleyecebilecek bir güç kalmadı.
OSMANLI'DA DEVLET ANLAYIŞI
  • Türkiye Selçuklu Devleti döneminde bir uç beyliği olarak Söğüt ve Domaniç yöresine yerleşen Osmanlılar, kısa sürede Anadolu'da ve Avrupa'da egemenlik kuran büyük bir devlet durumuna geldi.
  • Geniş bir coğrafyaya hâkim olan Osmanlılar, bünyelerinde ırk, din, dil ayrımı gözetmeksizin barındırdığı milletleri, yüzyıllarca başarıyla yönetti.
Hükümranlık
  • Osmanlı Devleti'nde hükümranlık anlayışı, islam hukukuna ve eski Türk devlet geleneğine dayanıyordu:
  • islam hukukuna göre hâkimiyet Allah'a aittir. Hükümdar, Allah'ın vekili olarak halkı adaletle yönetmek, yönetilenler de hükümdarın emirlerine uymak zorundaydı.
  • Türk devlet geleneğine göre ise, ülkeyi yönetme yetkisinin Tanrı tarafından hükümdar ve ailesine verildiği inancı vardı. Tanrının verdiği siyasi güce kut deniyordu. Ayrıca, ülke hanedanın ortak malı sayılıyordu. Bu sebeple sık sık taht kavgaları çıkmış, kurulan devletler uzun ömürlü olmamışlardır.
  • Osmanlı Devleti'nde hükümdarlığa kimin geçeceğine dair kesin bir kural yoktu. I. Murat'tan itibaren "ülke hanedanın ortak malıdır" anlayışının yerini, "ülke padişah ve oğullarınındır" anlayışı aldı.
  • Bu uygulamanın amacı, taht kavgalarının sınırlandırılması ve merkezi otoritenin korunmasıdır.
Sancağa Çıkma
  • Şehzadeler, belli bir yaşa gelince sancaklara vali olarak gönderilirlerdi. Onlara lala denilen bilgili ve deneyimli kişiler yardımcı olurdu.
  • Şehzadeler, böylece tahta çıkmadan yönetim tecrübesi kazanıyorlardı.
  • Önemli şehzade sancakları; Izmit, Bursa, Kütahya, Manisa ve Amasya'dır.
Hükümdar
  • Osmanlı Devleti'nde hükümdar ülkenin mutlak hâkimidir.
  • Bu durum onun her istediğini yapabileceği anlamına gelmezdi.
  • Devleti yönetirken şeriata ve töreye uymak zorundaydı.
Padişahın Görevleri
  • Halkı korumak,
  • Adaletli olmak,
  • Sınırları güvenlik altına almak,
  • Seferlere çıkarak ülke topraklarını genişletmek,
  • Halkın ekonomik ve sosyal refahını sağlamaktı.
Halkın Padişaha Karşı Görevleri
  • Kanunlara ve padişahın emirlerine uymaktı.
Hükümdarın Kullandığı Unvanlar
Bey, gazi, hüdâvendigâr, sultan, padişah, han.
OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI
  • Osmanlı hükümdarları, yasama, yürütme ve yargı yetkilerini kendilerinde toplamışlardı.
  • Ama uygulamanın kolay ve seri olabilmesi için bir görev dağılımı yapılmıştı.
  • Orhan Bey zamanında Divan-ı Hümayun kurulmuştur.
  • Divan-ı Hümayun'da; siyasi, askeri ve ekonomik konular görüşülür, davalara bakılırdı.
  • Divan herkese açıktı. Divan'daki görüşmelere; veziriazam, vezirler, kazaskerker, defterdar ve nişancı katılırdı.
  • Murat zamanında sınırların genişlemesiyle, beylerbeyilik kuruldu.
  • Ülke; yönetim birimlerine ayrıldı: Eyaletler sancaklara, sancaklar kazalara, kazalar köylere ayrıldı.
  • İlk düzenli ordu, Orhan Bey zamanında Yaya ve Müsellemler şeklinde oluşturuldu.
  • Murat zamanında Kapıkulu Ocağı kuruldu.
  • Karesioğulları Beyliğrnin alınmasıyla denizcilik faaliyetleri başladı.
  • Karamürsel, Edincik ve Gelibolu'da tersaneler kuruldu.
  • Osmanlı Devletinde ekonominin temeli, tarıma dayanıyordu.
  • Murat zamanında tımar sistemi kurularak, dirlik denilen ülke toprakları şu bölümlere ayrıldı:
HAS – ZEAMET- TIMAR
  • İznik'in alınmasından sonra ilk medrese burada kuruldu.
  • Başmüderris olarak Kayserili Davut atandı.
  • Daha sonraları Bursa, Edirne ve İstanbul başta olmak üzere birçok medresede eğitim zirveye ulaşmıştır.
OSMANLI ORDUSU
  • Kuruluş yıllarında Osmanlı Beyliğrnin düzenli asker birlikleri yoktu.
  • Gerektiğinde aşiret kuvvetleri ile alperenler ve gazi akıncılar bir tellâl ile davet edilir, toplanan birliklerle sefere çıkılırdı.
  • Savaş bitince herkes, işinin başına dönerdi. İlk fetihleri yapanlar bu uç kuvvetleridir.
  • Sınırların genişlemesiyle devamlı savaşa hazır, asker? birliklere ihtiyaç duyuldu.
Kara OrdusuYaya ve Müsellemler
  • Atlı ve yaya askerlerden oluşan ilk düzenli ordu, Orhan Bey zamanında oluşturuldu.
Kapıkulu Ocakları
  • Rumeli'ye geçilmesinin ardından daha fazla ve daha güçlü asker? birliklere ihtiyaç duyuldu.
  • Murat zamanında Kapıkulu Ocakları kuruldu.
  • Kapıkulu Ocakları; piyadeler ve süvariler olmak üzere iki bölümden oluşmaktaydı.

Kapıkulu Piyadeleri
Acemi Ocağı
  • Acemi Ocağı, Yeniçeri Ocaği na asker yetiştirmek için kurulmuştur.
  • Osmanlıların Rumeli'ye geçmesi ve fetihlerin artmasıyla daha fazla askere ihtiyaç duyuldu.
  • Bunun için 1363'te Pençik Kanunu çıkarıldı. Kanuna göre; savaşta esir alınan genç esirlerden beşte biri vergi karşılığı devletin olacaktı.
  • Bu esirler, kısa bir eğitimden sonra Yeniçeri Ocaği na alınırlardı.
  • Bunun sakıncaları görülünce savaş esirlerinin Anadolu'da Türk ailelerin yanında yetiştirilmeleri sağlandı.
Devşirme Kanunu
  • Ankara Savaşı'ndan sonra iç karışıklıklar ve fetihlerin durması sonucu savaş esiri elde edilemedi. Bunun üzerine Devşirme Kanunu çıkarıldı: Hristiyan halkın çocuklarından sadece bir tanesi, devlet hizmetine alındı.
  • Tek çocuklu ailelerin çocukları alınmadı.
  • Sağlıklı ve gürbüz olmaları şartıyla yaşları 8-18 arası olan çocuklar, tercih edildi.
  • İlk önceleri Rumeli tarafından çocuk toplandı.
  • Bu sistem, aileler için çocuklarının Osmanlı'ya hizmet ediyor olması bakımından hem onur verici, hem de ekonomik bir kazançtı.
  • Devşirme işlerinden Yeniçeri Ağası sorumluydu.
Yeniçeri Ocağı
  • Yeniçeriler, Kapıkulu Ocaklara nin en temel ve en kalabalık grubuydu.
  • Murat zamanında Edirne'de kuruldu.
  • Yeniçeriler, devletin merkezli otoritesinin temelini oluştururlardı.
  • Padişah, yeniçeriler sâyesinde uç beylerinin güç ve otoritelerini dengelemiştir.
  • Yeniçeriler, sıkı bir eğitim görürler, ok, yay, kılıç, balta ve gürz gibi silahlar kullanırlardı.
  • Yeniçeriler, yaya olarak savaşırlar ve savaş sırasında merkezde, padişahın yanında bulunurlardı.
  • Yeniçerilerin komutanına Yeniçeri Ağası denirdi.
  • Yeniçeriler, yılda bir elbise, üç ayda bir Ulufe denen maaş alırlardı.
  • Saygınlıkları vardı.
  • Merkezde ya da yakın kışlalarda otururlardı.
  • Evlenmezler, askerlik dışında başka bir işle uğraşmazlardı.
Cebeci Ocağı
  • Yeniçerilerin silahlarını taşır, onarır, bakımlarını yaparlardı.
  • Topçu Ocağı
  • Top dökmek, top mermisi yapmak ve top atmak için kuruldu.
  • Osmanlı ordusunda ilk top, I. Murat zamanında 1389'da I. Kosova Savaşı'nda kullanılmıştır.
Kapıkulu Süvarileri (Atlıları)
  • Kapıkulu süvarileri, seçkin bir askeri sınıftır.
  • Derece ve maaş yönünden yeniçerilerden üstündür.
  • Edirne, Izmit ve Bursa'da oturur, sefer sırasında orduya katılırlardı.
Eyalet Askerleri
Tımar Sistemi
  • Osmanlı Devleti, Türkiye Selçuklularında ikta olarak bilinen bu sistemi alarak geliştirmiş ve tımar sistemi adıyla uygulamıştır.
  • Tımar Sistemi'nde devlet, bazı topraklarının gelirlerini, görev karşılığı olarak askerlerine ve memurlarına vermekteydi.
  • Tımar sahipleri, her üç bin akçe için cebelû denilen atlı asker beslerdi.
  • Tımar Sistemiinde; Toprağı kullanan köylü;
  • Nedensiz olarak toprağını terk edemezdi.
  • Toprağını üç yıl üst üste boş bırakamazdı.
  • Vergisini, sipahiye ödemek zorundaydı.
  • Tımar sahiplerinin görevleri ise;
  • Köylünün güvenliğini sağlamak,
  • Köylünün tarım ihtiyaçlarını temin etmek,
  • Tohumluk ihtiyacını karşılamak,
  • Köylünün vergilerini rahatça ödemelerini sağlamaktı.
  • Azaplar
  • Halk arasından seçilen gönüllülerdir.
  • Anadolu'dan katılan, dinç ve bekâr erkeklerdi.
  • Düşmana ilk onlar saldırırdı.
  • Akıncılar
  • Sınırların güvenliğini sağlamak için kurulmuş askeri birliklerdi.
  • Çok hızlı hareket ederler, korkusuzca düşmana saldırırlardı.
  • Düşman hakkında bilgi toplar, orduya yol açar ve pusu kurulmasını önlerlerdi.
  • Deniz Kuvvetleri
    Donanma
  • Osmanlılar, denizcilikle ilgili ilk faaliyetleri Karesi Beyliğrnin gemileriyle yapmışlardır.
  • Karamürsel, Edincik ve Gelibolu'da tersaneler kurulmuştu.
  • Yıldırım Bayezit zamanında donanma gelişme göstermiş, Sakız, Eğriboz adaları ve Yunanistan'ın doğusuna seferler düzenlenmiştir.
  • Osmanlı donanmasının ilk ciddi çatışması, Mehmet Çelebi zamanında oldu.
  • Osmanlı donanması, 1415'te Venediklilere yenildi. Bu yenilgi sonrası donanma konusundaki çalışmalar hızlanmıştır. Öyle ki; II. Murat zamanında, Osmanlı donanması Karadeniz'de Trabzon Rum imparatorlug'u'nu tehdit edecek duruma gelmişti.
OSMANLI EKONOMİSİ
İnsan
  • Osmanlı topraklarında yaşayan tüm halka reâya denilmekteydi.
  • Bu insanlar, yatıklan işlerin özelliğine göre şehir, kasaba veya köylerde yaşamaktaydılar.
  • Reâya, kendilerine imkân sağlayan devlete de vergilerini vermekteydiler.
  • Osmanlı Devletinde insanların ekonomik gücü, nüfusa bağlı olarak artmıştır.
  • Tam anlamıyla bir nüfus sayımı yapılmasa da Osmanlı tahrir defterleri, Osmanlı nüfusunun özellikleri hakkında bilgiler vermektedir.
  • Tahrir defterierine, ülke toprakları ve üzerinde yaşayan insanlar kaydedilirdi.
  • Osmanlı Devleti'nin kuruluş yıllannda Anadolu'nun nüfusu azdı. Bunun sebebi; kıtlık, salgın hastalıklar ve savaşlardı.
  • Osmanlı Devleti güç kazandıkça nüfus arttı. Bunun sebebi; ekonomik durumu iyileşmesi ve güvenli bir ortamın oluşmasıdır.
Toprak
  • Osmanlı ekonomisinin temel kaynağı topraktır.
  • Ekilebilen tüm topraklar, devletin malıydı.
  • Reâya, bu topraklan kullanma hakkına sahipti.
  • Devlet malı olan topraklara miii arazi denirdi.
  • Devlet, herkese ailesinin ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde toprak verirdi. Tımar sistemi içinde köylüye dağıtılan bu topraklara çift denirdi.
  • Bu topraklann kullanma hakkı çifçinindi. Ölümünden sonra bu topraklann kullanım hakkı, çiftçinin çocuklarına miras kalırdı.
Bu uygulama ile toprak sahibi zengin bir sınıf ortaya çıkmamıştır
Üretim
Tarım
  • Osmanlı Devletinde en önemli gelir kaynağı tarımdı.
  • Devlet tarafından kendisine toprak verilen köylü, tanmla uğraşır, geçimini sağlardı.
  • Köylü bu toprağı; satamaz, vakfedemez, devredemezdi.
Köylünün devlete karşı sorumlulukları vardı:
  • Toprağı habersiz terk etmemek,
  • Sebepsiz olarak toğrağı üç yıl üst üste ekmeden bırakmamak,
  • Ürettiği ürünün vergisini sipahiye ödemek
Buna karşılık devletin vatandaşa karşı görevi de;
  • Halkın huzur ve güvenini sağlamaktı.
  • Devlet, sağladığı imkânlar karşılığında tımar sahibinden; asker yetiştirmesini, köylüden de üretim yapmasını beklerdi.
Hayvancılık
  • Osmanlı Devletinde ekonominin en önemli unsurlanndan biri de hayvancılıktı.
  • Hayvancılıktan; ulaşım, taşımacılık, et, süt, yün, dokumacılık alanlarında faydalanılmaktadır.
  • Balıçılık ve ancılık da gelişmiştir.
  • Hayvancılıkla uğraşanlar göçebelerdi (konargöçer/yörük).
  • Hayvancılıkla uğraşanlardan ağnam vergisi alınırdı.
  • Hayvancılığın yaygın olduğu iller; Bursa, Balıkesir, Manisa ve Aydın'dı.
  • Hayvancılık, her dönem devlet tarafından desteklenmiştir.
  • Devlet desteği sayesinde; Bursa'da ipek, Selanik'te çuha, Bulgaristan'da aba, Ankara'da tiftik yaygın olarak üretildi.
  • Ticaret
    İç Ticaret
  • Osmanlı Devleti'nin kurulduğu topraklar; doğudan batıya uzanan ticaret yolları üzerinde bir merkez durumundaydı. Bu sebeple, ticaretin gelişmesine önem verildi.
  • Ticaret, devlet tarafından desteklendi. Ticaretten az vergi alındı.
  • Osmanlı topraklarında yabancı tüccarlar da ticaret yapabiliyordu.
  • Ticaret yoları üzerinde kervanların dinlenmesi için menziller kurulmuştu.
  • Ana yollar ve geçitler derbentçi denilen görevlilerin gözetimi altındaydı.
  • Şehirlere gelen mallar, bedesten, çarşı ve kapan hanlarında toplanır ve satışa sunulurdu.
  • İlk bedesten, Orhan Bey zamanında Bursa'da, ikincisi ise Mehmet Çelebi zamanında yine Bursa'da İpak Han adıyla yaptırıldı.
  • Kapan hanları, tek cins ticaret maddesinin toptan satışının veya dağıtımının yapıldığı yerlerdir. Un kapanı, yağ kapanı gibi…
  • Esnaf, Ahiliğin birer kolu olan lonca teşkilatlarına bağlıydılar. Her meslek grubunun ayrı bir loncası olurdu.
  • Loncaya kayıt olan üyeler, o loncanın denetimi ve koruması altında olurlardı.
  • Dükkan açma hakkına gedik denirdi. Gediğe sahip olmak için, çıraklık, kalfalık ve ustalık belgelerini almak gerekirdi.
  • Şehirlerde ayrıca belirli günlerde kurulan açık pazarlar da vardı. Bu pazarlar, satılan malın adıyla anılırdı. Odun pazarı, at pazarı gibi…
  • Çarşı ve pazarları fiyat ve kalite bakımından denetleyen görevliler; muhtesip ve eminlerdi.
  • Dış Ticaret
  • Osmanlıların Anadolu'da egemenliğini genişletmesi, güvenliği sağlaması ve liman şehirlerini ele geçirmesi, 14. yüzyılın sonlarından itibaren dış ticaretin gelişmesini sağladı.
  • Iran ve Hindistan'dan gelen tüccarların Bursa, Antalya ve Alanya'ya ulaşmaları sağlandı.
  • Ticaret yolları üzerine kervansaraylar yaptırıldı.
                                                                                                                       İYİ ÇIŞMALAR...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

10.SINIF BİYOLOJİ MİTOZ VE MAYOZ

10.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 3.Ünite Destan-Efsane Ders Notları

10.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1.Ünite Hikaye Ders Notu